Açım hocam!

91-92 öğretim yılı, yer ODTÜ. Kantin sistem değişikliğine giderek, çayları cam yerine plastik bardaklarda vermeye başlar. Fiyatları da bununla beraber yükseltir. Bir şey yapmak gereklidir! İktisadi İdari Bilimler Fakültesi kantininin yanına bir tane daha kantin açılır: “Alternatif İlkel Komünal”. Öğrenciler aralarında para toplayıp alışveriş yapar, sonra da kendi kantinlerinde dağıtır… Ancak okulda “Satış, bağış ve hediye kabul etmek” yasaktır ve bu yüzden uyarı alırlar. Yine de “eylemleri” sonuç verir. Yalnızca bir hafta sonra kantine cam bardaklar geri döner, fiyatlar düşer…

Bu, herhangi bir sohbet esnasında duyabileceğiniz öğrenci hikayelerinden yalnızca biri. Habercilerin yeterince “haber değeri” olduğunu düşünmediği için haberlerde de rastlamayacağınız türden. Onun dışındakileri zaten hepimiz takip ediyoruz (Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma İnisiyatifi’nin haziran ayında verdiği rakamlara göre 771 bir öğrenci tutuklu).

Ama geçenlerde Amerika’nın Kansas eyaletinde öyle bir protesto yapılmış ki, internet üzerinden bize kadar ulaştı haberi! Wallace County adlı lisede yeni sağlık yönergeleriyle öğrencilere verilen yemeklerdeki besin değerleri üzerinden kalori hesabı yapıldığında, öğrencilerin sağlıklı yemeklerle aç kaldığı tespit edilir. Yemekler sodyum ve yağ bakımından zayıfken sebze ve meyvenin ağırlıkta olması öğrencilerden “doymuyoruz enerjimiz yetmiyor” şikayetleri alınmasına sebep olur (üstelik proteinin de yemeklerde kendini eser miktarda gösterdiği söyleniyor). Dahası, yemekleri yeterli gelmediği için, kendilerini en yakın fast food restoranına atıyor ve tabii ki olay amacının dışına çıkmış oluyor.

Amerika’da okullarda uygulanan yeni yemek kurallarına göre:

İlkokul öğrencilerine 650 kalori

Ortaokul öğrencilerine 700 kalori

Liselere öğrencilerineyse 850 kalorilik yemekler veriliyor. Sonuç? Aç kalmış öğrenciler, yanlarına aldıkları birkaç öğretmenle birlikte bir isyan videosu çekiyorlar! İşte yaratıcı bir protesto örneği:

Ayakkabı fırlatmalı protestoların yerini yumurtalar alırken, yaratıcı eylemler konusunda en çok Genç Siviller’in adı geçiyor. En son icraatlarından biri Google ve Youtube erişimlerine kısıtlamanın konuşulduğu günlerde, “MilliMotor” ve “MilliTube” isimli iki arama motoru açmaları olmuştu.

Eskişehir’deki öğrencileri de unutmamak gerek! Geçtiğimiz Ağustos ayında, tramvay ve otobüs ulaşımına yapılan zamları protesto etmek için, önce konuyu anlatan bir tiyatro oyunu sergilemiş, ardından  “elramvay” adını verdikleri market sepetlerine binerek belediye binasına kadar “yolculuk” yapmışlardı!

Yaratıcı kişisel eylemlere de rastlamıyor değiliz hani. Bir ikinci öğretim öğrencisi, harç alınmasına tepki olarak bankaya yatıracağı 513 lira 50 kuruşun tamamını bozuk paraya çevirirse ne olur! Sonuç 4 kilo 835 gram ağırlığında para çıkar ortaya… Banka şaşkın ama öğrenci değil!

O zaman bu yazıyı Mavi Kirazlar’ın ilk kitabı Damdaki Melek’ten bir alıntıyla bitirelim.

“Zaman gerçeğin dışına çıktı: Yürüyenlerin çoğu olduğu yerde durdu. Tam 17:30 olduğunda hepsi meydanın zeminine, kolları bedenlerine bitişik, kaskatı ve kıpırtısız uzandılar. Indiana da aynı şeyi yaptı. Ve sessizlik. Her şey dondu adeta…”

Indiana: “Şiirsel bir saldırının temel ilkesi kanunu ihlal etmemeye dayanır. Kurallardan biri budur. Bizim yaptığımız bir şey vermek.”

İster yumurtalı olsun ister ayakkabılı, ister şiirsel olsun ister matrak, görünen o ki Türkiye’den Amerika’ya dünyanın her yerinde öğrenciler eylemlerine devam edecek!

Görseller: Flickr