Genç Jeff’in Acıları
Lisedeyken bir gün arkadaşlarla muhabbet ederken intihar konusu açılmıştı. Bir arkadaşımız, “İntihar etmeyi hiç düşünmedim, bir insanın kendini öldürmek istemesi çok garip geliyor bana,” demişti. Arkadaşımın intiharı hiç düşünmemiş olması da bana çok garip gelmişti aksine. Doğarken bu bizim tercihimiz olmuyor ama ölürken kendini öldürmek de seçenekler arasında.
Jeff İntihar Notlarım’da bunu deniyor, kurtarılıyor ve “Her şey bitti” dediğimiz noktada başlıyor kitap; intihar teşebbüsünün sonrasında. Jeff’e bakıyoruz; yaşına göre olgun sayabileceğimiz, insanları gözlemleyen ve yerinde tespitlerle karşımıza çıkabilen, aslında insanları anlayabilen, mizah duygusu da gelişmiş biriyle karşılaşıyoruz ve soruyoruz: “Neden?” “Jeff neden ölmek istedi?” Bu sorunun cevabını öğrenmek için elbette kitabı okumamız gerek. Ben okudum ve itiraf etmeliyim ki şaşırdım.
Jeff’in intihar sebebine, kendini niye öyle bir sebepten öldürdüğüne şaşırmadım çünkü Jeff’in de kitap içerisinde farklı sözcüklerle ifade ettiği gibi, hayatta her zaman sizden daha fazla acıları, sorunları olan birileri olsa da ve çoğu insan size hep “Bak daha kötüleri var hayatta” diye telkinde bulunsa da, aslında herkesin kendine göre bir acıya dayanma eşiği var. Yani mesela yolda ezilmiş bir kedi görmek birinin gününün mahvolmasına yol açarken, başkası için bu o kadar da büyük bir sorun olmayabilir. Ama asıl nokta şu ki her acı anlatılmaya, anlaşılmaya, paylaşılmaya ve dindirilmeye değerdir. Dünyadaki milyarlarca insanın münferit sandığımız sorunları aslında hepimizin daha büyük sorunlar yaşamasına yol açan temel sorunlar olabilir; bu kitapta okuyup göreceğimiz gibi.
Son olarak başlıktaki göndermeye değinerek kapatıyorum: Evet, Jeff, Genç Werther’inkine benzer bir acı çekiyor. Fakat roller değişiyor ve kitap bizi ters köşeye yatırıyor. İşte benim sizi kitabı okumaya ve Jeff’i anlamaya davet etmemdeki neden tam da bu.
Görüşmek üzere.