Hareketli bir sonbahar
Kültür – Sanat olaylarından yoksun bir ayın ardından, sonbahar bereketi kendini gösteriyor. Yavaş yavaş yıllık programlar belli oluyor, konser tarihleri açıklanıyor. Ekim’den itibaren, fevkalade yoğun bir kültür-sanat ikliminin içinde olacağız. Ama yeni yıl aslında bu hafta başlayacak. Bugün biri çok kısa, diğeri uzun süreli iki etkinlik birden başlıyor: 14. İstanbul Bienali ile ARTINTERNATIONAL. Bienal 5 Eylül’den 1 Kasım’a kadar devam edeceği için, biz bugün hafta sonunun iki gününe sıkışmış sevgili ARTINTERNATIONAL’ımızdan söz edelim.
ARTINTERNATIONAL, üçüncü yılında gene Haliç Konre Merkezi’nde. Geçen yıl henüz ikinci yılı olmasına rağmen, en rağbet gören sanat etkinliklerinden biriydi, 20 binden fazla kişi izlemişti. 26.500 milyon Euro’luk satışın yapıldığı fuar, 1500’ü aşkın yabancı koleksiyoner ve sanat tüccarını İstanbul’da buluşturmuştu. Süresinin kısa olması daha da yoğunlaşmasına yol açıyor. Ben geçen yıl, gene yürümekte zorluk çektiğim halde kalkıp gitmiştim. Uğur Yüksel’in desteğiyle (Bana uygun bir güzergah çizdi) epeyce dolaşmıştım. Sadece yabancıları değil, sanatçılarımızı da hayranlıkla izledim. Gözünüzle görmeden o renkliliği, çeşitliliği, şaşırtıcı yaratıcılığı hayal edemezsiniz. Gerçi dinlenmek için oturma yerlerini kitapçılarda buluyorsun, bu da pek hayırlı sonuç vermiyor. Bir koca koli dolusu kitap aldığımı hatırlıyorum.
Bu yıl da aynı heyecan sürüyor. ARTINTERNATIONAL gene dünyanın belli başlı galerilerini İstanbul’da ağırlayacak. Yönetmenliğini Dyala Nusseibeh, sanat yönetmenliğini ise Stephane Ackermann üstleniyor. Konuklarını bir kez daha Haliç Kongre Merkezi’nde karşılayacak fuara, 27 ülkeden 87 seçkin galeri ve 400’den fazla sanatçı katılacak. Dünyanın en köklü ve seçkin galerilerinden Paul Kasmin Gallery, Pearl Lam Galleries, Gallery Lelong, Deweer Gallery, Robert Miller Gallery’nin bir kez daha katılacağı fuarda, Londra’dan Victoria Miro, Bombay’dan Sakshi Gallery, Almatı’dan Aspan Gallery, Hong Kong’dan Galerie Du Monde ve New York ile Londra’dan Aicon Gallery de ilk kez yer alacak.
Fuar Direktörü Dyala Nusseibeh, ARTINTERNATIONAL’ın çok kısa zamanda, yeni keşiflerin yapıldığı bir fuar olarak adını duyurduğunu söyledi ve “Doğu Avrupa, Kafkaslar ve Orta Asya bölgelerinden galerilerin bu sene fuara katılmış olmaları bizi çok memnun etti,” dedi. Nusseibah, 14. İstanbul Bienali’nin açılışına denk gelmelerinden söz ederek, “İstanbul’un bu hareketli ve renkli haftasında, koleksiyoner, küratör, sanat profesyonelleri ve sanatseverlerden oluşan ziyaretçilerimizle buluşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz,” dedi.
ARTINTERNATIONAL’da bu yıl, İngiltere’nin köklü galerilerinden Andipa standında Banksy’den David Hockney’e, Andy Warhol’dan Grayson Perry’e sevdiğimiz sanatçıların işleri yer alıyor. Haliç Kongre Merkezi’ne gelenler, ilham verici çizgileri ve heykelleriyle Fabien Mérelle (Edouard Malingue Gallery), 1988 Turner Prize ödüllü İngiliz heykeltıraş Tony Cragg (Galleri Andersson/Sandström), güncel sanatın kışkırtıcı ismi Jan Fabre (Mario Mauroner Contemporary Art), eserleri önemli koleksiyonlar görmüş, özellikle suluboyalarıyla tanınan Walton Ford’un (Paul Kasmin Gallery) yanısıra, 60’lardan beri Amerikan modern sanatını derinden etkilemiş Claude ve François-Xavier Lalanne’nin (Paul Kasmin Gallery) eserlerini de izleme fırsatı bulacaklar.
Sonra, “Görünmez Adam” olarak tanınan Çinli sanatçı Liu Bolin (Galerie Paris-Beijing) var. Geçen yıl büyük ilgi gören Bolin, kamuflajı sanata dönüştürüyor ve kendini, seçtiği bir fonla aynı desene boyayarak gizleniyor. Ancak ARTINTERNATIONAL’ın odak ülkesi 15 seçkin galeriyle İspanya olacak. Katalan sanatçı Joan Miró’nun sıradışı eserlerini de bir kez daha izleme fırsatı bulacağız. İki yıl önceki fuara gittiyseniz eğer, Javier Pérez’i de “Carroña” adlı eseriyle hatırlayacaksınız. Pérez bu yıl, kurukafalardan oluşan heykeliyle Haliç terasında bizi bekliyor.
Türkiye ayağında ise 12 galeri yer alıyor. Pek çok sanatçının yeni işleri ilk kez bu yıl gözlenecek. Bu arada Nil Yalter hayranlarına, Fransız feminist sanat akımının 70’lerdeki bu öncüsünün eserlerini de izleyeceğimizi müjdeleyelim. Türkiye çağdaş sanatının önemli isimlerinden bazıları da yabancı galerilerle birlikte İstanbul’a geliyor. Bunlar arasında, Edouard Malingue Gallery’den Nuri Kuzucan ve Galerie Lelong’dan Ramazan Bayrakoğlu’nu sayabiliriz. Taner Ceylan’ın geçen yılki solo sergisiyle fuarın en çok ilgi gören galerilerinden biri olan Paul Kasmin Gallery, sanatçının “Golden Age/Altın Çağ” serisinden son çalışması Satyr II’nin dünya gösterimini ilk kez ARTINTERNATIONAL’da yapacak.
Bizce en büyük sürpriz ise açık hava heykel galerisi. Haliç Kongre Merkezi’nin terasına özel olarak hazırlanan “By The Waterside” bizi sahilde karşılayacak. Heykelleriyle katılacak sanatçılar Rada Boukove ile Stefan Nikolaev (Filibeli galeri Sariev Contemporary), Javier Pérez (Barselona’dan Galeria Carles Taché Projects) Yerbossyn Meldibekov (Aspan Galleriy), Ichwan Noor (Dirimart), Şakir Gökçebağ (Galerist), Paul Schwer (Pi Artworks), Guido Casaretto ile Walid Siti (Galeri Zilberman) ve Karl Karner (Lisabird Contemporary’den).
Fotoğraf sanatçısı Ali Taptık’ın özel serisi “It’s Not Fair” ilk kez izlenecek. New York ve İstanbul’da yaşayan Arslan Sükan, ziyaretçi fotoğraflarıyla fuarın günlüğünü tutacak. Dominique Petitgand, fuara “La gorge sèche” (The Dry Throat) adlı ses, gürültü, müzik ve sessizlik içeren ses enstalasyonu ile katılıyor. Bu yılki Venedik Bienali’nin Altın Aslanlı Ermenistan Pavyonu’nda yeni işleriyle büyük ilgi gören Hera Büyüktaşçıyan ise, mavi sahne perdeli enstalasyonu “Falling Waters”ta, fuar alanını adeta bir nehre dönüştürecek. Fuarın bu yılki performansları ise Burçak Konukman (“I Am An Independent Artist”) ve Nevin Aladağ’dan (“Move”) geliyor.
Üçüncü kez Başak Şenova küratörlüğünde hazırlanan “Sahnedeki Videolar” bölümünde “Harabeler ve Yaralar” teması işleniyor. Üç bölümden oluşan bu seçkide Javier Pérez, Payam Mofidi, Levi van Veluw, Claudia Larcher, Hacer Kıroğlu, Juan Pablo Ordúñez / MawatreS., Amparo Sard, Oliver Ressler, Karen Mirza & Brad Butler, Maria Friberg, Joanna Rajkowska ve Aglaia Konrad’ın videoları var.
Ne çok yazdım gibi geliyor, değil mi? Oysa orası o kadar daha hareketli, heyecanlı ve renkli ki… Unutamayacağınız sürprizlerle karşılaşacaksınız, keşif zevkini tadacaksınız. Tasarım gene Erhan Patat’tan. Fiyatlar ise geçen yıldan bu yana değişmedi. Ha, unutmadan, “Alternatifler” bölümünün bu yılki küratörü İtalyan sanatçı ve yazar Paolo Chiasera. Bölüme, Türkiye ve İngiltere’den toplam 8 inisiyatif katılıyor.