Hoş geldiniz yeni bayramlar!

“Bayramın yenisi ne ola ki?” diye soranları duyar gibiyiz.

Olmaz tabii bayramın yenisi, eskisi. Katılıyoruz.

Artık “nerede o eski bayramlar” mevzusu kapansın istiyoruz.

Çünkü biz yeni bayramları da seviyoruz!

Evet artık bayram demek, kimi zaman uzunca bir tatil demek!

Biz bunu da istiyoruz, biz bunu da seviyoruz.

 Çünkü, inanın, çok çalışıyoruz!

Okuyanımız da çalışıyor okutanımız da,

okumaya fırsat bile bulamayanımız da…

Genciz, enerjiğiz, yolun başındayız, tamam da,

yoruluyoruz, çok yoruluyoruz bazen.

Siz bize bunu yakıştırmasanız da.

Hem evimizden uzağız bazılarımız;

ailemizden, sevdiğimizden, özleyenimizden…

Kimimiz ise çok yakınız birbirimize;

tabii yakınlık kilometreyle ölçülürse…

Evet, birbirimizi kutlamak için teknolojiden yararlanıyoruz.

Bazen sadece birkaç tuşa basıyoruz,

 ya da bir kamera kuruyoruz,

 “oturduğumuz yerden”, oturuyorsak eğer.

 Çünkü artık böyle bir fırsatımız var!

 Mesafeler arttı, süreler kısaldı,

 Bize de hayatın biraz böylesi miras kaldı.

Ama, hayır, o kadar da kolaya kaçmıyoruz.

 Binlerce kişiye aynı bayram mesajı atılmasından hoşlanmıyoruz.

Çünkü kendimizi hâlâ özel hissetmeyi seviyoruz!

 İnsanlara, kendilerini özel hissettirmeyi sevdiğimiz kadar.

 İsmimizle, cismimizle, hislerimiz ve hissettiklerimizle,

 var olmayı da seviyoruz, var etmeyi de.

 Yine de “Yok yook, o eski bayramlar başkaydı,” diyorsanız,

 biz bu “yeni” bayramları da seviyoruz çünkü…

Kutlayabilecek kadar şanslı olanımız için,

 bayram yine bayram.

 Yine buluşma, yine soluklanma…

 Mahrum bırakılmadığı sürece,

 bayramları kim sevmez ki?

İşte bu yüzden, Hoş geldiniz yeni bayramlar!