SAA-1 / 017 | 12 Eylül: Eşek Heykeli Diktik
Komşu evin cumbasına bir grup bileği kuvvetli tekir yerleşti. Mahallenin öteki kedileri çok bozuldular. Bizim bahçede maraza çıktı aralarında. Babaannem…
Komşu evin cumbasına bir grup bileği kuvvetli tekir yerleşti. Mahallenin öteki kedileri çok bozuldular. Bizim bahçede maraza çıktı aralarında. Babaannem…
Berberler bir evrenin yapı taşlarıdır. Gırtlağınızı hiç tanımadığınız –ya da tanıdığınızı sandığınız– bir berbere emanet ederken bunu düşünün, tamam mı!…
Eski Gördes’te de kala kala Çarşı Camisi ve İsmail Bey Amca’nın cumbalı evi kaldı. Ha, bir de mezarlık. Mezarlıklar kalır….
“Öteki Buu evde kaldı. Sabah komşular evimizi taşlayınca onu alamadım. Koşarak çıktık bahçeden. Babam bir kitap alıp diz çöktü. Evimiz…
“Devlet, burada resmi seçim yapılmadığını duyarsa önce benim gırtlağıma çöker. Siz bilemezsiniz ne kadar gaddardır o. Katil koca gibidir. Sevdiğini…
Annem önce konuşmadı. Sonra yanıma geldi. Elimi tuttu. “Dün ihtilal oldu,” dedi. “Baban erkenden dükkâna gitti.” 12 Eylül’ün ilk kurbanlarından…
Mahalle olmasa, ben de yazmayabilirdim. Ya da başka türlü yazardım. Mahalle de çocukluk gibi üzerimdeki gökyüzüne benziyor. Hep orada sanki….
O zaman kahveler, Halkçı ve Adaletçi diye ikiye ayrılırdı. Halkçı kahvelerindeki kocaman çerçevelerde, pinpon yaşlı yüzüyle elinde mikrofon tutan –Kim Dergisi’nin…
Teri ödenmeyenlerin ve ödenmeyecek olanların üstünde yürüyen bir memleketimiz var bizim. Sobaları ısıtan, suyu, ekmeği getirenlerin dili de, anlatısı da…
Şiir bitince babam, “Garip işte bunlar. Gariban yani. Oku ama özenme sen. Hepsi aç ve genç öldüler,” derdi. İstikbalimden hep çok…